Ketojenik Diyet (Atkins Diyeti)
Oldukça düşük karbonhidratlı ve yüksek yağlı beslenmeye dayanan ketojenik diyetin çıkışı Epilepsi, Alzheimer, Parkinson gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmasıyla olmuştur. İsmini enerji kaynağı olarak karbonhidratlar yerine yağların kullanılması sonucu açığa çıkan ve kanda biriken keton cisimciklerinden almaktadır.
Ketojenik diyette temel amaç karbonhidrat miktarının 50 gramın altına düşürülmesidir (3 dilim ekmekte bulunan karbonhidrat miktarından daha az). Protein miktarı ise normal diyetlerle hemen hemen aynı oranda tutulur.
Ketojenik diyette kısıtlanan karbonidrat kaynakları yerine enerji ihtiyacı kuruyemişlerden, sıvı yağlardan, et ve yağlı balıklardan karşılanmaktadır. Ancak karbonhidrat kaynağı olan ekmek, tahıl, patates gibi nişastalı sebzelerin yanı sıra baklagiller ve birçok meyve sebzenin kısıtlanması önemli vitamin, mineral ve lif kaynaklarının alınamaması anlamına gelmektedir.
Ketojenik diyetin yüksek yağ içeriği sayesinde daha doyurucu olduğu, insülin ve ghrelin gibi hormonların salgılanmasında azalmaya sebep olduğu ve enerji kaynağı olarak yağların kullanıldığı araştırmalar tarafından kanıtlanmıştır. Buna rağmen ketojenik diyet uygulanmasının açlık, yorgunluk, halsizlik, sinirlilik, mutsuzluk, kabızlık, baş ağrısı ve sisli beyin şikayetlerine yol açabileceği unutulmamalıdır. Belirli bir süre ile kısıtlı uygulanması gereken ketojenik diyette süre uzadıkça böbrek taşı, osteoporoz ve artmış ürik asit seviyeleri dahil olmak üzere bazı olumsuz etkilerin görülme olasılığı artmaktadır.
Günümüzde, özellikle yağdan olmak üzere kısa sürede hızlı kilo kaybında etkili olduğu görülse de sağlığa olan etkileri hakkında araştırmalar devam etmektedir. Özellikle profesyonel sporcuların birincil enerji kaynağı olarak karbonhidratlara ihtiyacı olduğu göz önünde bulundurulduğunda uygulanması önerilmemektedir. Ketojenik diyet uygulamalarının sporcularda performans düşüklüğüne, reaksiyon verme sürelerinde artışa, çabuk yorulma ve geç toparlanmaya sebep olduğuna dair çalışmalar mevcuttur.
Şeker, tansiyon, kalp-damar hastalıkları gibi tanısı konmuş kronik hastalığı olan kişilerin uygulaması önerilmemektedir. Eğer sağlıklı bir birey ketojenik diyet uygulanacaksa süre 2-3 haftadan uzun sürmemeli, diyet süresince kan değerleri mutlaka gözetim altında tutulmalı ve mutlaka kişinin sağlık koşullarına uyumlu bir diyet planı hazırlanmış olmalıdır.